Paralel Evrenler yıllarca insanların kafasını karıştırmıştır. “Hitler, selamını verdi; ve Stalin’e döndü: Seni yendim ahbap.” evet bakın, gördünüz mü, sizin de kafanız karıştı, demiştim ya! Bu dediğim olay bir paralel evrende oldu, tabi varsa. Modern fizik ve bilim kanunlarıyla çoklu evrenler fikrini daha iyi anlayabiliyoruz, tabi ki de anlatabiliyoruz da, ben de size anlatmaya başlayayım.

Paralel Evren Ne demek?

Hemen kısaca parelel evren ne demek onu cevaplayalım. Bizden başka evrenlerin olmasına paralel evren deriz. Tabi ki bu kadar basit değil ama genel olarak böyledir. Paralel evrenlerin bizimle bağlantıları olabileceklerini düşünürüz, yani sizin bir başkan olduğunuz, benim yazı yazdığım değil de video çektiğim bir paralel evren olabilir.

Paralel Evrenler Fikrine Bizi Ne Götürdü?

Her şeyden önce merak. İnsan her zaman Evreni anlamaya çalışmıştır: ilk olarak Ay’ı sonra teleskopların gelişmesiyle sonra Samanyolu’nu, sonra da inanılmaz bir şekilde ilerleyerek bizden çok uzak, sadece hayallerimizde ulaşabileceğimiz Andromeda Galaksisi gibi yerleri keşfetti, ve bunları anlamaya çalıştı.

Kozmos insanı hep büyüledi; gerekse din adamları, gerekse falcılar, gerekse çocuklar ucundan da olsa kozmolojiyle uğraştılar. Yine herhalde bir gün birisi düşünürken, keşke bir yatım olsa diye düşünürken belki de aklına gelmiştir: “Acaba başka bir ben var mı”

Böyle devam eden yazarlar bu fikirleri bilim kurgu kitaplarına, dergilerine uyarlamaya başladılar. Bunun yanında paralel evren konulu film değil de dizi önereceğim: Fringe. Bunu da not olarak belirtmek istedim, bu diziyi izleyince anlıyorsunuz ki, bilimin sınırları ne olabilir, ne yapamayız veya yapabiliriz?

İşte böyle böyle özellikle bilim insanları bu işin üstesinden daha bilimsel bir şekilde gelmeyi hedefledi, ve bunun sonucunda modern fiziğe dayalı birkaç kuram kurduk. Bu kuramlardan birkaçı var, olma ihtimali düşük; birkaçı var olma ihtimali yüksek.

İnsanoğlu hep evreni anlamaya çalışmıştır.

Matematiksel Olarak Paralel Evrenler

“Paralel evrenler var mı” sorusuna ilk yanıtımız biraz matematiksel olacak. Şimdi diyelim ki kendi uzayımızı yarattık, ve uzayımızda 5 tane obje var: gezegen, yıldız, gök taşı gibi. Ben bu beş nesneyi 120 farklı şekilde sıralayabilirim. Diyelim ki bunun yanında elimde 150 tane uzay var.

Bunun sonucunda 150 tane uzaya 120 dizilişten her birini rastgele bir şekilde yerleştirmek istiyorum. 120 tane uzaya dizdiğimde geriye 30 uzay kalıyor, yani en az bir uzaya aynı sıralamada iki nesne düşecek. Tanıdık geldi mi? Eğer bu konuyu biraz daha anlamak istiyorsanız https://kulturistan.com/matematik/guvercin-yuvasi-ilkesi/ şu yazımızı okuyabilirsiniz.

Yani gerçek anlamda ve evrensel düşünecek olursak, olay nesne sayısında bitiyor. Fakat bu yöntemi biz çok basitleştirdik. Bunu 5 nesne değil de trilyonlarca nesne üzerinden düşünün. Mesela Bush’un Türkiye’de, sizin ise ABD’de başkanlık yaptığını düşünün; bu da bir sıralamadır!

Bu yöntem ne yazık ki garanti bir yöntem değil, ama garanti değil bir yöntem de değil. Maalesef daha %3’ünü gözlemlediğimiz bir evren hakkında bu kadar büyük varsayımlar yapamayız. Ama bu matematiksel yöntem, kafaya yatkın geliyor, ve basit.

Güvercin Yuvaları ve Güvercinler

Yani kısaca özetleyecek olursak çok fazla evren varsa birkaç evrende sıralamalar aynı denk gelebilir ve, Türkiye’nin Başkanı Bush; ABD’nin başkanı siz olabilirsiniz.

Ayrıca bu teori sadece çoklu evrenler için geçerli değil, kendi evrenimizde yeterli kadar tekrar etme olursa nesneler tekrar edebilir yani dünyanın çok benzerini bulabiliriz. Matematik ve Olasılığın İlginçliği şu yazımda dediğim gibi “daktilocu maymun” sonsuz kere denerse Hamlet’i yazabilir, aynı şekilde evren yeterli kadar genişlerse -sonsuz- bazı şeyler tekrarlayabilir.

Bu paralel evren diyebileceğimiz şeyi paralel evren dışında kendi evrenimiz içinde görmemiz çok zor olacaktır, çünkü dediğimiz şey bizden çok uzakta olacaktır. Sonuçta bir kopyanın oluşması için evrendeki gezegenlerin yok olup tekrar doğması ve uzayın genişlemesi gereklidir. Bu anlattığımız birinci seviye paralel evrendi, ve en basitiydi.

Şişme Olayı ile Alakalı Olan Paralel Evren

Evren’in Big Bang dediğimiz büyük bir patlama sonucu oluştuğunu kabul ederiz. Modern fizikçiler bunları böyle düşündü. Yani görüp görebileceğimiz her şey, “Büyük Patlama” dediğimiz şeyden dolayı ortaya çıktı.

Fizikçiler ve Edwind Hubble uzayın genişlediği keşfettiler, düşündüler ki; biz, bu süreci geri alırsak küçük bir noktadan şiddetli bir patlama ile evrenin var olduğunu görürüz. Big Bang teorisi de buradan gelmektedir.

Devam edecek olursak 2. Paralel evren teorisi şunu öneriyor: neden başka evrenler de “büyük patlama” sonucunda ortaya çıkmasın? Neden sadece bizimki olsun? Bizimki gibi onlarca büyük bir patlamayla ortaya çıkan bir tek bir evren de olabilir, niye olmasın?

Sadece büyük patlama değil de Kara Deliklerin boşaltım noktası Beyaz Deliklerden dolayı da böyle şeyler olabilir. Rastgele bir yere açılan beyaz delik, içinden çıkan maddelerde başka bir evren oluşturabilir.

Eğer bu evren sayısı fazla olursa bizim evrenimize benzeyen bazı evrenler de olabilir, eğer bu evren sayıları fazlaysa; bizim gibi canlı yaşam formları olabilir. Çok fazla “-sa” kullanıyoruz fakat.

Enflasyon teorisi. Bu bizim evrenimiz için geçerli olan bir resim. Neden başka yerlerde buna benzer şişmeler olmasın? 2. Teori buna dayanıyor.
Licence: CC BY-SA 3.0

Bu evrenlerdeki yasalar çok farklı olabilir.

Ayrıca şunu da belirtmeliyim ki, Beyaz Delik veya başka bir Büyük Patlama sonucu ortaya çıkan evrenlerdeki yasalar tamamen farklı olabilir. Tenis topunu atınca top aşağı doğru değil de, yukarı doğru gidebilir.

Sonuçta evrenimizin yasaları büyük patlamadan sonraki saniyeler içinde belli oldu. Sağolsun temel parçacıklar! Mesela foton temel parçacığı ışığı sağlıyor, kütle çekim kuvvetini ise graviton dediğimiz daha keşfedemediğimiz temel parçacıklar sağlıyor olabilir.

Mesela diğer evrende “gravitonlar” daha az olabilir ve kütle çekim daha az hissedilebilir. Veya diğer evrendeki kütlelerin etkisi; Peter Higgs‘in adıyla isimlendirilen Higgs Bozonu‘nun miktarından dolayı, bizim evrenimizin kütlelerin etkisinden farklı olabilir. Ve oradaki insanlar bunları hiç garipsemezler; yani yarın bir gün bir paralel evrene gidecekseniz şaşkınlıktan çenenizin yere vurabileceğini unutmayın. Sonra insanlar size garip garip bakmasın.

Diğer evrenlerde kısacası fizik kanunları, “sabit”lerin değerleri, hatta zaman anlayışı tamamen farklı olabilir. Ayrıca sicim kuramına göre bahsettiğimiz bu evrenler baya fazla,yaklaşık \(10^500\)tane. Yani birin yanında 500 sıfır.

Bu resimde ise daire içine aldığımız yerde soğuk bir nokta bulunuyor. Bazıları buranın evrenimizin, diğer evrenlerle temas ettiği yer olabileceğini söylüyor. Fakat basit bir analiz hatası veya rastgelelikten kaynaklanan bir şey de olabilir.

3. Paralel Evren Teorisi: Kuantum Mekaniği ve Erwin Schrödiger’in Kedisi

Çocukken oturma odasında kanepede uyuyakaldığınızı hayal edin. Gözlerinizi kapayın ve sadece hayal edin. Uyandığınızda da gözleriniz kapalı olsun. Şimdi şöyle düşündünüz:”Babam beni yüksek ihtimalle odama götürdü, ama kanepede olma ihtimalim de var“.

Siz gözlerinizi açıp bulunduğunuz yeri gözlemlemeden ne olup bittiğini öğrenemezsiniz. Gözlerinizi açıncaya kadar da hem odanızda hem kanepedesinizdir. En azından teorik olarak.

Aynı şekilde kutudaki bir kediyi düşünelim. Kedinin yanında zehir veya radyoaktif madde var, (isterseniz silah olsun) yüzde elli ihtimalle zehir yayılacak ve kedi yaşamını kaybedecek, yüzde elli ihtimalle de kedi yaşayacak. Kutunun kapağını açıp bakmaya kalkışana kadar olasılıklardan ve belirsizlikten bahsedebilirsiniz.

Belirsizlik demişken şu yazımızı da tavsiye ederiz: Heisenberg Belirsizlik İlkesini Anlamak. Devam edecek olursak kapağı açmadan şöyle diyebiliriz:”Kedi hem hayatta hem ölü.” En azından teorik olarak.

Ve kutunun kapağını açtınız, sonuç: “Reklamlar!”, şaka şaka; kedi yaşıyor. Yani gözlemlemeden önce kedinin hep yaşayıp hem yaşamadığından bahsedebilirsiniz fakat gözlemlediğiniz an sonucu öğrenirsiniz. Bu konu hakkında şu yazımıza da bakabilirsiniz: Kuantum Fiziği

Bu paralel evren teorisi de böyle, her bir olgu için var ve yok, 1 ve 0, + ve – değerleri. Nobel Ödüllü fizikçi Richard Feynman’ın da bunu desteklediği üzere, kuantum fiziğine göre dünyanın olmadığı bir evren de var; sizin dişinizin çürük olmadığı, telefonunuzun iPhone X olmadığı evrenler de var. Böyle düşününce korkunç geliyor.

Ama bunu ben değil, kuantum mekanikleri söylüyor. Mesela şu resme bakın. Her bir olayda ve olguda bölünüyor. Bunların hepside farklı evrenler veya zamanlar her neyse onu oluşturuyor.

Örnek olarak sınavı örnek verdim. Başarılı veya başarılı olabilirsiniz bu böyle gider.

Bu resimde ise seçtiğiniz yollarda yaşarsınız, diğerlerinde kim yaşar artık Allah bilir.

Bu kuram da böyleydi. Kuantum teorisi gerçekten garip ve ilginç. Bu konu hakkında halen araştırmalar yapılıyor. Ayrıca bu konuyu ve bilimi daha iyi anlamak için şu yazımızı kesinlikle öneririz: Bilim Nasıl Çalışır: Teori ve Kanun, Matematikle Farkı

Kaç Tane Paralel Evren Var ve Bulabilecek Miyiz?

Kaç tane paralel evren olduğu sorusuyla başlarsak eğer paralel evren diye bir şey varsa baya çok olacak demek ki. Birinci kuramda bir nebze az çıkabilir, ikinci kuramdakinde ise hesaplamalara göre \(10^500\) tane evren olmalı. Üçüncüyü ise siz hayal edin artık. 2. ve 3. seçeneklerin olasılığı daha ağır basıyor, yani eğer bunlar varsa baya fazlalar.

Bulabilecek miyiz sorusu ise bilmiyorum, bilmiyoruz. Şu anlık böyle bir paralel evrenle nasıl iletişime veya temasa geçeceğimizi bilmiyoruz. (Varmış gibi de konuşuyorum bir de!). Bizi neler bekliyor bilmiyoruz, paralel evrenler nerede onları da bilmiyoruz.

Fizikçi Enrico Fermi uzaylılar hakkında “Herkes Nerede?!” diye bağırmıştı, aynı şekilde bu kadar çok paralel evrenler ve düz evren nerede? Bilmiyoruz. Fakat şunu biliyoruz ki hala keşfedemediğimiz çok yasa var, 500 yıl önce araba gibi şeylere insanlar imkansız diyorlardı, ben ise paralel evrenler konusunda büyük konuşmak istemiyorum.

Son Söz

İnsanlığın daha alacak çok yolu var, belki de bir paralel evren keşfederiz, belki de keşfetmeyiz. Belki de keşfetmemek daha iyidir. Fringe dizisinde neredeyse iki dünya birbirini yok ediyordu.

Lütfen bir hatamız varsa bize bildirin, bunun sonucunda da amacımıza daha iyi hizmet edelim. Şimdilik Hoşça Kalın.

Kaynakça

All About Space Şubat 2020 Sayısı

Nature.com konu ile ilgili makaleler

Yorum Yazın